
Kahpe felek pusu kurmuş Gürsel’e.
O gülüşe nasıl kıydı bilemem.
Acılar dönüştü çağlayan sele,
Sevenlerin ne haldedir bilemem.
Kalbine gizlenmiş tıkalı damar.
Geç farkına vardı kalmadı umar,
Hayat dediğin bu, sanki de kumar.
Kimi oynar kimi utar bilemem.
Beklenmedik çok şey geliyor başa.
Zamansız ölümler, bakmıyor yaşa.
Ana yüreğidir düştü ataşa,
Bir kor ateştir ki, söner mi bilmem.
Ellerin cebinde, arkanda çiçek.
Ne vardı da böyle erken gidecek.
Dünya yalan değil, ölümdür gerçek.
Kimler geldi kimler, geçti bilemem.
Bu nasıl fermandır yazılı böyle.
Gidenler dönmüyor sen haber eyle.
Babanla Gâvur’a, çok selam söyle.
Alırlar mı, almazlar mı bilemem.
Gülüşüne gölge düştü ne çare.
Sevenlerin garip kaldı biçare.
Acılara ilaç, zaman tek çare.
Hesabını yapan var mı bilemem.
Topraktan gelmişiz toprağa borçlu.
Ölüm bu tadacak zayıfla ve güçlü.
Ölenler mi haklı kalan mı suçlu.
Ahrette hesap var mı bilemem.
Rıza Parlak 06 / 03 / 2018-04-07
|